19 Şubat 2012 Pazar

Emrin Olur Paşam Cumhuriyeti ( ARŞİV)


EMRİN OLUR PAŞAM CUMHURİYETİ

hüsamettin avşar

Er/gene-kondu adlı terör örgütünün tescili, umarım birçok yurttaşımızın aydınlanmasını sağlamıştır. Daha düne kadar hiçbir konuda hesap verme gereği duymayan ya da kendisine hesap sorulamayan(?) her gittiği yerde karşısında elpençe/divan durulan generallerin kelepçelenerek ceza evine konulması, kimi insanımızın, kimi konulardaki düşüncelerini sorgulamasına yardımcı olmuştur. Ve bu ülkede kimlere, ''Türkiye seninle gurur duyuyor.'' denildiğini de sanırım birileri kavramaya başlamıştır.

Belki de bu çeteler hala bazı odakların gurur kaynağı ya da güç dayanağı olma özelliğini sürdürüyor olabilir; ama bu örgütlerin savunuculuğunu yapmanın da terör örgütü savunuculuğu yapmak olarak algılanacağından da kimsenin kuşkusu olmasın. Unutmayın ki yüzlerce cinayetle, uyuşturucu ticaretiyle, yargısız infazlarla, profesyonel tetik çilerle, kaynağı açıklanamayan kirli paralarla, yeşillerle, HIZB-İ KONTRALARLA, GAZİ MAHALLESİ PRAVAKASYONUYLA, MERSİN BAYRAK PRAVAKAS YONUYLA ilişkisi sorgulanan bu terör örgütünü savunmaya kalkışanların en azından vicdani bir sorumluluğu olacaktır. Asla ‘’Benim çetem iyidir!’’ anlayışına sarılmaya kalkışmayın.









  Her zaman yargının bağımsız olduğunu ve yargıya müdahale edilmemesini savunan CHP’nin, İŞÇİ PARTİSİ’NİN ve de ATATÜRKÇÜ DÜŞÜNCE DERNEĞİ’NİN hararetle bu çetenin savunuculuğunu üstlenmiş olmasının ve bu noktada yargıya müdahaleye kalkışmalarının dikkatle izlenilmesinde ve bu telaşın hangi anlama geldiğinin iyi kavranılmasında da yarar vardır.''VATAN ELDEN GİDİYOR!'' diyenlerin de aslında amaçlarının bu ve benzeri örgütlenmeleri meşru göstermeye çalışmak olduğu iyi bilinmelidir. Yani ÇAMURA YATANLARIN KİRİ GÖRÜNÜR OLMUŞTUR. Atatürk posterleriyle ya da Türk bayraklarıyla alanlara çıkma masumiyetinin gerisindeki kimi güçlerin iyi anlaşılmasında demokrasiyi sahiplenmek isteyenlerin yararı vardır. Çetelerin  ya da darbecilerin eteğine tutunmakla demokrasiye ve evrensel hukuka varılamayacağı da sorgusuzca kabullenilmeli.



''TÜRKİYE LAİKTİR LAİK KALACAK!'' demekle laik olunmuyor. Arzu ettiğiniz laiklik ancak demokrasiyle mümkün olabiliyor. Demokrasiden tek kelime söz etmeyenlerin laikliği geçer akçe değil, ikiyüzlülüktür. İşte bu nedenledir ki sen slogan attıkça, atı alan Üsküdar'ı geçiyor. Milliyetçi cephenin yükselen değer olmasına omuz veren sahteci solun Türkiye'yi getirdiği ya da getireceği nokta ‘’ EMRİN OLUR PAŞAAM CUMHURİYETİDİR. Bütün demokrasi güçleri, şekilcilikten ve slogancılıktan uzak bir anlayışla, çağın hızlı değişimini de kavrayarak kendisini yenilemeli ve ilkeli birlikteliklerle ülkenin geleceğine sahip çıkmalıdır. Hiç kimse kendi için kanun, kendi için demokrasi hesabı içinde olan AKP’ye salt bu operasyon nedeniyle güvenmemeli; zira Susurluk’u ve ŞIRNAK’I çözemeyenler DERİN DEVLET’İ çözemezler. Bu operasyon, DERİN DEVLETİN, SON KULLANILMA TARİHİ GEÇMİŞLERİNİN ve de ÇEVREYE SAÇILMIŞ OLMAKTAN KAYNAKLI DEŞİFRE EDİLMİŞLERİNİN AYIKLANMASI OPERASYONUDUR. Bu süreç, DEMOKRATİK BİR SÜREÇ OLARAK ALGILANMAMALI; ancak KİMİN ELİNİN KİMİN CEBİNDE, KİMİN TETİKÇİSİNİN KİMİN ENSESİNDE, KİMİN KAYNAĞI BELİRSİZ(!) MİLYON DOLARLARININ KİMİN EMRİNDE OLDUĞUNUN belli ölçüde tutanaklara geçirilebilir olması süreci olarak dikkatle izlenmeli, ,sözüm onlara, ÇETLEŞİP-ÇETELEŞENLERİN OYUNLARI BOZULMALIDIR.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder